DIŞ TİCARET POLİTİKASININ AMAÇLARI
DIŞ TİCARET POLİTİKASININ AMAÇLARI
Hükümetin ülkenin dış ticaret ilişkilerine müdahalede bulunmasına yol açan bazı önemli nedenleri şu şekilde belirtebiliriz:
Dış Ödemeler Dengesizliklerinin Giderilmesi
Ödemeler bilançosu açıklan, ulusal ekonomi üzerinde önemli bazı olumsuz sonuçlar doğurur. Dış açık veren ülkeler bu konuda büyük bir baskı altındadırlar. Çünkü döviz rezervlerinin tükenme olasılığı vardır. Dolayısıyla bu ülkelerde dış ticaret eğitimi politikasının amacı, döviz kazandırıcı işlemlerin özendirilmesi veya ithalat ve dış ticaret kursu öteki döviz gideri gideri doğuran işlemlerin kısıtlanması ile dış açıkların giderilmesine yöneliktir.
b. Dış Rekabetten Korunma
Ülkeler dış piyasanın rekabetine dayanamayan yerli endüstrileri korumak için dış ticaret uzmanlık eğitimi ithalatı sınırlandırma yoluna gidebilirler. Az gelişmiş ülkelerde, yeni kurulan veya »ime kurulacak endüstriler, belirli bir olgunluk aşamasına ulaşıncaya kadar böyle bir korumaya ihtiyaç duyarlar. Sanayileşmiş ülke hükümetleri de özellikle az gelişmiş severin ihraç ettikleri tekstil gibi emek yoğun bir kısım sanayi mallarıyla rekabet edemeyen bazı yurtiçi endüstri dallarını koruyucu politikalar izlemektedirler.
c. Ekonomik Kalkınma
Kalkınmakta olan ülkeler dış ticaret politikasını sanayileşme stratejilerinin bir aracı olarak kullanmaya çalışırlar. İthalat-ikamesi gibi içe dönük bir sanayileşme stratejisi izleyen ülkelerde, dış ticaret politikasının ana amacı yerli endüstrilerin korunması iken iken, dışa açık politika uygulayanlarda amaç, ihracatın özendirilmesidir. İlkel tarım ürünlerini dış piyasalardaki istikrarsızlıklardan korumak için ekonomik yapının çeşitlendirilmesi tat döviz kaynaklarının ekonomik olarak kullanılması (lüks tüketim malları ithalatının kısıtlanması ve ithalatta ağırlığın yatırım ve ara mallarına verilmesi), az gelişmiş ülkelerde dış ticaret politikasının geleneksel fonksiyonları arasında ithalat ihracat eğitimi yer almıştır.
d. Piyasa Aksaklıklarının Giderilmesi
İç ekonomide tekelci kuruluşların yaygınlaşması, üretimde dış ticaret dersleri kaynak etkinliğini bozar ve tüketicileri kalitesiz yerli mallara yüksek fiyat ödemek zorunluğu ile karşı karşıya bırakabilir. Bu durumda hükümet, gümrük tarifelerini veya öteki kısıtlamaları
azaltarak iç piyasada rekabeti geliştirme yoluna gidebilir. Böylece monopoller kırılır,
ısa aksaklıkları ortadan kalkar ve dolayısıyla dış ticaret uzmanlığı kaynak dağılımında etkinlik artar.
e. Ekonominin Liberalleştirilmesi
Günümüzde çoğu ülkelerde ekonomik politikaların ana amacı serbest piyasa ekonomisini bütün kurum ve kuralları ile uygulamaktır. Bu ülkeler liberal bir dış tica¬ri politikası izleyerek ulusal ekonominin dünya ekonomisi ile bütünleşmesini sağlamaya çalışırlar.
f. İç Ekonomik İstikrarın Sağlanması
Bilindiği gibi. iç ekonomik istikrarın bozulması, işsizlik veya enflasyon şeklinde olur. İşsizlik içindeki ülkeler çalışma düzeyinin yükseltilmesi için dış ticaret politikasından yararlanmayı deneyebilirler. Şöyle ki. gümrük tarifeleri ve kotalar koyarak toplam talebi yabancı mallardan yerli mallara doğru kaydırırlar. Ancak bu durumda karşı ülkenin ihracatı azalacağı için, o ülkeye adeta işsizlik ihraç edilmiş olunur.
Bunun gibi, içerde bazı malların arzının daralmış olması, iç fiyat artışlarına yol açarak bir enflasyon nedeni oluşturabilir. Böyle bir durumda ise hükümetler söz konusu malların ithalatını kolaylaştırarak arz kıtlıklarını giderir ve fiyat istikrarını sağlamaya çalışırlar.
g. Hazineye Gelir Sağlamak
Gelecek bölümde göreceğimiz gibi, ithalat ve ihracat üzerine konulan bir ta¬kım vergiler özellikle az gelişmiş ülkelerde devlet hazinesi için önemli bir gelir kaynağı oluşturur.
h. Dış Piyasalarda Monopol Gücünden Yararlanma
Bazen dış ticaret politikasının amacı, ihraç edilen mallarla ilgili olarak ulus-lararası piyasalarda monopolcü duruma geçmek düşüncesi olabilir. Bunun için ülke, tek üretici olduğu ürünlerin dışarıya satışına sınırlandırmalar koyar veya benzer malı üreten az sayıdaki öteki ülkelerle anlaşarak birlikte kartel kurma yoluna gidebilir. Böylece, uygulanacak aşın yüksek fiyatlarla ticaret hadleri lehte değiştirilmeye çalışı¬lır.
i. Otarşi
Bir kısım ülkeler geçmiş dönemlerde ekonomik ve siyasal rejimlerinin bir gereği olarak otarşi adı verilen politikaları uygulamaya çalışmışlardır. Otarşi, ekono¬mik bakımdan kendi kendine yeterlilik demektir. Dolayısıyla dış ticaret eğitimi bu politikayı benimseyen ülkelerde ticaret politikasının amacı dış dünya ile ekonomik bağların en düşük düzeye indirilmesidir.
Şurası bir gerçektir ki, ne kadar zengin olursa olsun bir ülkenin uzun dönem¬de tam bir otarşik politika uygulaması olanak dışıdır. Çünkü uzun dönemli olarak ülkenin her türlü kaynağa ve olanağa sahip olması gerçeklerle bağdaşmaz. Geçmişte Sovyetler Birliği ve Doğu Bloku ülkeleri Batili Kapitalist ülkelere karşı bu tür otarşik politikalar izlemişlerdi. Ancak Sovyetler Birliği'nin yıkılmasından sonra bağımsızlığı¬na kavuşan ülkeler yeniden dünya ekonomisi ile bütünleşme çabası içine girmişlerdir.
j. Sosyal ve Siyasal Nedenler
Hükümetler bazen sosyal ve siyasal düşüncelerle bir üretici grubunu kayır¬mak istediklerinde o sektörle ilgili malların ithalinden alınan gümrük vergilerini yükseltirler. Tersine, eğer gelir dağılımının bir sınıf aleyhine değişmesi arzu ediliyorsa o endüstriler korunmaktan vazgeçilebilir.
Bunun gibi, ülke güvenliği, halk sağlığı, çevre kirlenmesini önleme, doğal kaynak rezervlerinin korunması vb. nedenlerle belirli malların ithal veya ihracı da kısıtlanmış veya yasaklanmış olabilir
k. Dış Politika Amaçları
Yukarıda da belirtildiği gibi, dış ticaret politikası, izlenen dış politika ile ya-kından ilgilidir. Bu amaçla örneğin, dost ülkelere dış ticaret uzmanlık kursu gümrük indirimleri şeklinde ticari
Ödünler verilirken diğerleri bu olanaktan yararlandırılmaz. Askeri bakımdan kritik kabul edilen bazı mamul, yarı mamul, hammadde veya teknolojilerin düşman ülkelere satışı yasaklanır (askeri malzeme satış ambargosu) veya askeri açıdan kritik önem taşıyan bazı endüstriler yoğun koruma önlemleri altına alınarak giderilmeye çalışılır, vs.